18 Temmuz 2011 Pazartesi

' Son aşkıma; '


Evet. Yine yalnızım.

Aslında uğraş içinde değildim sevgilim olsun diye. Sadece her gece dualar ediyordum.
Onu unutmak için...

Sonra bir gün biri geldi. Ummadığım biriydi göz yaşlarımı sevgisiyle sildi. Elimden tuttu yanına çekti beni. Gökyüzüne... Parladık 2 yıldız değil, tek yıldızdık. 

Bir gün geldiği gibi gideceğini hiç düşünmedim. İnandım, sevdim, gördüm ve bir daha sevdim. 

Onu her haliyle kabul ettim. Önemli değildi dış görünüşü. Beni seviyordu ya işte yetiyordu bu bana. Çocukluğumda aç olduğum sevgiydi. Saflığım, iyiliğim, insanlara inanmam hepsinin sebebi çocukluğumdu. Büyümüyordu ki içimdeki çocuk kalan kalbim. 

Herkesi kendim gibi sanıp hep üzülmelerim... Yine üzülüyorum. Sabahtan beri hiç bir şey yemedim. Açlığımı hissetmiyorum. Göz yaşlarımı bile bir süre sonra yüzümde fark ediyorum. Kendime istemeden de olsam zarar veriyorum. Biliyorum bunu. Ama elimde değil işte bu. 

Kelebek gibiyim. Aşklarımda öyle benim... Şimdi bu aşkın sonunda ne yapacağımı bilmiyorum. Kanadım kırık yine. Kimseyi istemiyorum. Sadece kısa sürede bu acıdan kurtulmak istiyorum. Şimdi az ama derin anıları kafamdan silme zamanı... Yine zor günler beni bekliyor. Ama bu aşka inanmadan önce kendime söylediğim tek bir şey vardı.

Son inandığım kişi olacaktı...

17 Temmuz 2011 Pazar

' Düşüş '


Bazen öyle bir an geliyor kelimeleri dizemiyorsunuz yan yana.
Yazıp yazıp siliyorsunuz. Olmuyor, anlatamıyorsunuz. O kadar zor ki bu durumu anlatmak...
Susup ağlamak.
Bağlanmak.
Saf sevmek.
Çırpınmak.
Sonra gücünüz bittiğinde yere düşmek...